2.10.04

11. Türk Dünyası Gençlik Kurultayı’nın Ardından...

Dört yıllık aradan sonra Dünya Türk Gençler Birliği Teşkilatı (DTGB) Türklük adına önemli bir başarıya daha imza attı. 4-11 Eylül 2004 tarihleri arasında Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Tanıtma Fonu’nun desteğiyle Türk Ocakları Genel Merkezi ve Dünya Türk Gençleri Birliği (DTGB) tarafından Romanya-Köstence’de organize edilen 11. Türk Dünyası Gençlik Günleri ve Kurultayı bizler için anlamlı ve tarihî bir faaliyet olarak zihinlerimizde kalacak.

“Dilde, Fikirde, İşte Birlik” şiarının etrafında bir araya gelen 200’e yakın genç, Kurultay müddetince sergiledikleri takdire şayan tavır ve gayretleriyle Türk Dünyasının geleceğinin umut ışıkları oldular.

Böylesine anlamlı bir faaliyete iştirak edebildiğim ve çorbada tuz misali bir miktar katkıda bulunabildiğim için kendimi şanslı sayıyorum.

Romanya’ya Gidiş ve Kurultaya Hazırlık Temmuz ayı sonunda Kırım seyahatimin ardından Ankara’da Türk Ocakları Genel Merkezi’nde DTGB’de görevli arkadaşlar ile yaptığımız toplantıların neticesinde, Romanya’da Kurultay ile ilgili hazırlıkları tamamlamak üzere, 24 Ağustos Salı günü uçakla Romanya’ya hareket ettim. Dolayısıyla benim açımdan Kurultay 24 Ağustos tarihi itibarıyla başladı diyebilirim.

Romanya’da bizleri yoğun bir mesai beklemekteydi. Öncelikle bir türlü istenildiği biçimde aşılamayan Romanya vizesi meselesine dört elle sarıldık. Bu maksatla Bükreş’te Romanya Dışişleri Bakanlığı’nda görüşmelerde bulunan Romanya Demokratik Türk Birliği Genel Sekreteri Süreyya Şakir Hanım, Geçlik Teşkilatı Başkanı Nilgün Asan ve Romanya Tatar Türkleri Teşkilatı İdari İşler Sorumlusu Nilüfer Mahmut’un verdiği bilgiler üzerine Romanya Azınlıklar Bakanlığı’ndan tarafımıza “bu faaliyeti desteklediklerine dair” bir yazı yazmalarının talep edilmesine karar verdik.

Özellikle Süreyya Hanımın gayretleriyle tarafımıza iletilen bu yazının Romanya Dışişleri Bakanlığı kanalıyla ilgili büyükelçiliklere gönderilmesi sayesinde vize işlemlerinin nispeten daha kolay halledilebilmesi mümkün olabildi. Nispeten diyorum, çünkü bu yazının bile yeterli görülmediği durumlar (Bulgaristan transit vizesi) da yaşandı.

Teşkilatlar Heyecanlı
Kurultaya ev sahipliği yapacak olan iki teşkilatın (Romanya Demokratik Türk Derneği Atatürk Gençlik Teşkilatı ve Romanya Müslüman Tatar Türkleri Demokratik Birliği Gaspıralı Gençlik Teşkilatı) genç üyeleri ile yoğun bir mesaiye girdik. Nilgün Asan ve Erol Manadil’in başkanlıklarındaki bu iki teşkilatın genç yürekleri hayatlarında ilk kez böylesine anlamlı bir faaliyete imza atmanın onurunu ve heyecanını yaşadılar.

Benden birkaç gün sonra aramıza katılan Azerbaycan’lı kardeşim Elşad Abdullah ile birlikte bu iki teşkilata (kurultaya her açıdan hazır hale gelebilmeleri maksadıyla) kendi bilgi ve görgümüzü aktarmaya ve planlanan program doğrultusunda yönlendirmeye çalıştık. Bir yandan görevlilerin isim listeleri hazırlanırken diğer yandan da delege isimleri belirlenmekte ve görev dağılımları yapılmaktaydı. Gelir gelmez hemen başlattığımız afişleme çalışmasının neticesinde, Köstence şehir merkezinde Kurultay afişlerini de görmeye başlayınca şevkimiz daha da arttı. Özellikle Köstence Başkonsolosluğu’nun önüne asılan 7 metrelik afiş bu caddeden geçen herkesin dikkatini çekmekteydi.

Dışişlerinden Anlamlı Destek
Bütün bu çalışmaların içerisinde en büyük desteği hiç şüphesiz TC Köstence Başkonsolosu Serap Ataay Hanım’dan almaktaydık. Günün her saatinde kendisine ulaşabiliyorduk. Kurultayın başarılı geçmesi adına bizden daha titiz davranan Serap Hanım, her konuda bizlere azami ölçüde yardımcı olmaya gayret etmekteydi. Bu samimi destek, bizleri de daha fazla çalışmaya sevk etmekteydi.

Vaktin kıymetli olduğu bu yoğun tempoda Köstence’ye vardığım ilk andan itibaren mihmandarlığımızı yapan Romanya Demokratik Türk Birliği’nden Engin Asan’ı ve Kurultay öncesinde vize işlemleri ve davetnamelerin hazırlanması ile ilgili olarak Romanya Dışişleri Bakanlığı ile yoğun bir yazışma trafiği yürüten, yeri geldiğinde tercümanlığımızı da yapma inceliğini gösteren Romanya Demokratik Tatar Birliği’nden Nilüfer Mahmut’u burada ayrıca belirtmeliyim.

Sürprizler…
Her şey yolunda gidiyor derken ters giden işler de vardı. Köstence’de son yüzyılın en şiddetli sağanak yağmuru ve fırtınasında Kurultayın gerçekleştirileceği Palm Beach Oteli’nin Loby kısmının ciddi biçimde hasar görmesi, bizler için tedirgin edici bir durumdu. Ancak otelin sahibi Sharbal Maruni Beyin kesin teminatı ile bu konuda tereddütlerimiz ortadan kalktı. 135 kişi maksimum yatak kapasiteli bu otele 190 civarındaki iştirakçiyi yerleştirmek ise, bizim maharetimizi kalmaktaydı.

Kurultay öncesinde 2 Eylül Perşembe günü Palm Beach Hotel’de Köstence yerel basın ve televizyon kuruluşlarının iştirakiyle bir basın toplantısı tertipledik. Toplantıya ev sahibi iki derneğin başkanları Yusuf Timuçin ve Murat Asan ile gençlik teşkilatları başkanları Nilgün Asan ve Erol Menadil ile birlikte Türk Ocakları adına Kurultay’ın Genel Koordinatörlüğünü yürüten Türk Ocakları Genel Sekreter Yardımcısı Kerim Ünal iştirak ettiler. Tahminlerimizin üzerinde başarılı geçen basın toplantısı çeşitli gazetelerde ve televizyonlarda yer aldı.

Açılış Programı
Kurultayın açılış töreni Köstence şehir merkezindeki 735 kişilik Kültür Merkezi Casa de Kültura da yapılacaktı. Açılış programı planlanırken, daha önce çeşitli vesilelerle izleme imkanı bulabildiğim Tatar Derneği Boztorgay Kadınlar Korosu ile Türk Derneği Mehtap Kadınlar Korosu’nun Kurultayın açılışında birlikte sahneye çıkıp Romanya ve Türk Millî Marşlarını hep birlikte söylemelerinin anlamlı olacağına karar verdik. Her iki koronun da sanat yönetmenliğini yürüten Kıymet Hanıma bu teklifimi ilettiğimde bana söylediği “Arkadaşlarımla birlikte böyle bir programa katılmaktan şeref duyarız” sözü beni ziyadesiyle memnun etti.

Kurultay iştirakçilerinin farklı zamanlarda ve farklı güzergahları kullanarak Köstence’ye gelecek olmalarının yaratabileceği sıkıntılı durumu titiz bir planlama ile (özellikle Bükreş’te bulunan Fetin Geambulat’ın yardımlarıyla problemsiz bir biçimde çözdük.

Dedik ya otelin normalde kapasitesi 135 kişi, ama biz bu otele 190 civarında insanı yerleştirmemiz lazım diye. Nitekim de yerleştirdik... Elşad ile birlikte yerleşim planını hazırlarken tanıdığımız pek çok dostumuzun ismini listelerde görünce neşe içerisinde yerleşim planını hazırladık.

Delegeler Geliyor…
3 Eylül Cuma günü itibarıyla Kurultay delegeleri Köstence’ye gelmeye başladı. Özellikle Türkiye’den iki otobüsle yola çıkan ve 4 Eylül Cumartesi günü 85 kişilik ana kafileyi ev sahibi iki gençlik teşkilatın üyesi otelin önünde milli kıyafetleri ile ellerinde şekerlerle karşılamaları ve “hoş geldiniz” demeleri çok anlamlıydı.
Bu yıl kurultaya pek çok genç arkadaş ilk kez iştirak etmiş. Hepsi de heyecanlı... Hayatlarında ilk kez yurt dışına hem de böylesine anlamlı bir faaliyet için çıkan bu genç kardeşlerimiz daha ilk andan itibaren yapacak bir şeyler var mı diye bizlere sorular yağdırmaya başladılar. İş olmaz olur mu? Mikdat Ağırlıklı ve Muammer Ardıç ile birlikte bu genç arkadaşları doğruca açılış programının yapılacağı Kültür Merkezine gittik. Salonda bizleri Romanya teşkilatından arkadaşlar beklemekteydi ve hap birlikte neşe içerinde salonu kısa zamanda ertesi gün sabahki açılış programına hazır hale getirdik. Arkadaşların hepsi böylesine önemli bir faaliyette aktif bir biçimde yer aldıkları için hallerinden memnundular.

Kurultayın Resmi Açılışı
Köstence Şehir Merkezi’ndeki Casa De Cultura’daki Kurultayın resmi açılışına çevre köy ve kasabalardan gelen Türk ve Tatar hemşehrilerimiz de iştirak ettiler.
Romanya Demokratik Türk Derneği’nden Sibel Fizula’nın sunuculuğunu yaptığı programda, açılış anonsunun ardından, kapalı duran sahne perdesi açılıp Türk ve Tatar hanımlar korolarının hep beraber Romanya ve Türk Millî marşlarını söylemeleri, salondaki herkesin beğenisini kazandı.

Başlangıcı güzel olan programın devamında açış konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Türk Dünyası Müziği Topluluğu sanatçılarının konser programı herkesi coşturdu. Kırım’dan Kerküğe, Balkanlar’dan Orta Asya’ya Türk Yurdunun dört bir yanından derlenen eserleri dinlemek hepimiz için ayrı bir güzellikti. Hep beraber Turan Curt parçasında tempo tuttuk, Anayurt parçasında ise bütün Türk Dünyasının bir bütün olduğunu bir kez daha dünyaya haykırdık. Ev sahibi iki teşkilat açılışa da sıkı bir biçimde hazırlanmış. Halk dansları ekiplerinin gösterileri ile zenginleştirdikleri programlarında seslendirdikleri Tatar ve Türk şarkılarını zevkle dinledik. Programın bitiminde topluca çektirilen hatıra fotoğrafı ile bu güzel açılış programını kalıcı hale getirmiş olduk.

Köstence Başkonsolosumuz Serap Ataay tarafından Kurultay iştirakçilerinin onuruna verdiği resepsiyona da seçkin bir davetli topluluğu iştirak etti.

Artık Kurultay Başladı
Ertesi gün tertiplenen panelin konusu “21. Yüzyılda Uluslararası Terör ve Barış Dini İslam” idi. “Yaradılanı sev, Yaradandan ötürü” dedik ve çalışmalarımıza devam ettik.
Kurultay çalışmaları başlamadan önce komisyonlar teşkil edildi. Bu komisyonlar da kendi aralarında toplantılar yaparak konuları ile ilgili çeşitli kararlar aldılar. Oy birliği ile alınan bu kararlar daha sonra Kurultay’a sunuldu…

Tam 19 ülkeden 40’a yakın teşkilatın ve toplam 195 kişinin iştirak ettiği Kurultayın kapanışında oy birliği ile kabul edilen Sonuç Bildirgesi, Türk Dünyasının dört bir yanından gelen gençlerin ne kadar büyük düşündüklerinin tam bir göstergesiydi.

Kurultayda komisyon toplantıları ve resmi oturumların dışındaki boş vakitlerde de yoğun bir program bizleri beklemekteydi. 7 Eylül Çarşamba günü tertiplenen gezide Mecidiye’deki Kırım Tatar mücadelesinin önemli şahsiyetlerinden Mehmet Niyazi’nin kabri ve devamında Babadağ’da Sarı Saltuk Türbesi ziyaret edildi, hazırlanan kumanyalarla hep birlikte piknik yapıldı. Akşamları ise, kurultay iştirakçilerinin hazırladıkları müzik ve tanıtım programları ilgiyle izlendi. Doğu Türkistanlılarla “Güzel Türkistan Senge Ne Boldu?” dedik, Türkmenlerle “Musul ve Kerkük Türkün öz toprağıdır” diye haykırdık, Tatar Gecesi’nde “Ey Güzel Kırım”ı hep beraber yırladık, Türk Gecesi’nde hep birlikte halay çektik. Çuvaş, Başkırt, Kazak, Kırgız, Azeri velhasıl bütün iştirakçiler sıra ile geldikleri coğrafyaları bizlere tanıttılar, müzik ve danslarından örnekler sundular. Bütün bu programlara Türk Dünyası Müziği Topluluğu sanatçılarının da aktif bir biçimde iştirak etmesi programların çok daha dolu geçmesini sağladı. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır.

Türkiye’den gelen geçler ile Romanya Türk Karmasının halı saha futbol karşılaşması ise, sonucundan ziyade sonrasındaki dostluk ve neşe ile zihinlerimizde kaldı.
Otelin küçük lobisinde veya salonda boş bir köşede Kurultay iştirakçilerinin küçük gruplar halinde gecenin geç saatlerine kadar (sabahın ilk ışıkları da denilebilir aslında) müzik eşliğinde sohbet etmeleri de ayrıca zihinlerde kalan hoş anlardandı.

Sonsöz…
Dört yıllık bir aradan sonra böylesine önemli bir faaliyeti tamamlayabilmek bence başlı başına bir başarı idi. Bu kurultaya Polonya delegasyonu ilk kez katılmıştı, uzun bir aradan sonra Romanya’daki teşkilatlar ilk kez bir arada bir organizasyonda görev aldılar, ilk kez bu kadar yoğun biçimde basın-yayın organlarından kurultaya iştirak oldu. Belki de ilk kez Polonya-Kırım-Romanya ve Türkiye’den Tatarlar biraraya geldiler ve ortak faaliyette bulundular. Romanya’daki teşkilatlar ilk kez bu kadar büyük ve anlamlı bir organizasyona ev sahipliği yaptılar.

Yani kısaca 11. Türk Dünyası Gençlik Günleri ve Kurultayı içinde pek çok ilki barındırarak başarı ile tamamlandı. Elbette ki bu büyük bir ekibin ortak çalışması, gönül birliği etmesi ile mümkün olabildi… Bu başarıda başta DTGB Başkanı Hasan Ali Karasar olmak üzere, ev sahibi kuruluşlar olarak Atatürk Gençlik Teşkilatı adına Nilgün Asan’a, Gaspıralı Gençlik Teşkilatı adına Erol Menadil’e, TC Köstence Başkonsolosu Serap Ataay’a, Nilüfer Mahmut’a, Emgil Asan’a, Fetin Geambulat’a, Sabit Danış’a, Türk Ocakları Genel Merkezi adına koordinatörlük görevini üstlenen Kerim Ünal’a, Ankara’daki hazırlıkları yürüten Dündar Yahnici, Oruç Kavuncu, Çağrı Uysal, Ataner Demirel, İşbara Karakaya, Işıl Yavuz, Ayşe Kavuncu, Gökçen Ekici, Sabri Gürzümcü, Zeki Coşkun ve burada ismini zikredemediğim diğer bütün genç arkadaşlara da ayrıca teşekkür etmek lazım. Kurultaya Elşad Abdullah ile birlikte bendenizin de bir miktar katkısı olabildi ise, ne mutlu bize…

Bir Sonrakinde Buluşmak Üzere…
Günlerin çabucak bitip de ayrılık vakti yaklaştığında herkes Kurultay anısına birbirine çeşitli hediyeler vermekte ve bir sonraki Kurultayda (Gagauzyeri’nde) görüşmek temennisiyle sözleşmekteydiler.

Gelirken yaşanan coşku, kurultayın sonunda yerini hüzne bıraksa da tarihi bir olayın iştirakçisi olmak ve Türk Dünyasının geleceği adına bir şeyler yapabilmek elbette ki gurur vericiydi.

Otelden ayrılan her giden kafilenin ardından söylenen “ayrılmanız, ayrılmanız” diye başlayan adlı Tatar yırı aslında “Dilde, Fikirde İşte Birlik” in bir başka ifadesiydi. Bir yumruk olan Türk Dünyası gençlerinin kalplerine kazıdığı birlik ve beraberlik imzalarıydı.

Ne mutlu gönlünde Türk Milliyetçiliği ateşi sönmeyenlere...

M. Akif Albayrak /Ankara
akifalbayrak@yahoo.com

2 yorum:

Romanya vizesi dedi ki...

Paylaşım için teşekkürler.

maçka porno dedi ki...


Sahte taksi olarak müşterisini fake taksi porno içinde arka koltukta sikiyorlar

 
Siteyi düzenleyen: Terken_Hacaloğ*lu